Gözden kaçırmayın

Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Afet Tetikliği ÇağrısıCumhurbaşkanı Erdoğan'dan Afet Tetikliği Çağrısı

Şiirlerinde Mevlana Mesnevisi’nden Etkilenme


Ünlü şair Şeyh Galip, 18. yüzyılda yazdığı şiirlerin, Mevlana Celaleddin Rumi'nin Mesnevi eserinden intihal yoluyla elde edildiği iddialarıyla gündeme geldi. İddialar üzerine Şeyh Galip’in kaleme aldığı ve büyük yankı uyandıran “Esrârını Mesnevîden aldım / Çaldımsa da mîrî malı çaldım” beyti, tartışmaların merkezine oturdu.


"Mîrî Malı" İfadesinin Anlamı ve Tartışması


Şeyh Galip, intihali kabul ederken, "çaldığı" eserin mîrî malı yani herkese ait, herkesin faydalanmasına açık bir eser olduğunu vurgulamak istemişti. Ancak “mîrî” kelimesinin aynı zamanda “beytülmâl”, yani devlet hazinesi anlamına gelmesi, bu durumu daha karmaşık hale getirdi ve büyük bir talihsizliğe yol açtı. Şeyh Galip’in bu dizeleri, yaklaşık iki asır boyunca hırsızlık eylemiyle özdeşleştirildi.


İntihal İddialarına Karşı Savunma


Şairin savunması, o dönemde geniş yankı uyandırdı ve edebiyat çevrelerinde tartışmalara neden oldu. Bazı eleştirmenler, Şeyh Galip’in Mesnevi'den ilham almasının, o dönemin edebi geleneklerine uygun olduğunu belirtirken, diğerleri ise intihalin kabul edilemez bir davranış olduğunu savundu.



    • Şeyh Galip’in savunması, eserin herkese açık olması durumunda intihal suçunun hafifletilebileceği yönündeki düşünceyi ortaya koydu.

    • "Mîrî malı" ifadesi üzerinden yapılan tartışmalar, o dönemdeki mülkiyet anlayışına ve edebi etik kurallarına ışık tuttu.


İki Asırlık Yanlış Anlama


Şeyh Galip’in dizeleri, uzun yıllar boyunca hırsızlığın sembolü olarak kabul edildi. Bu durum, şairin itibarını zedeledi ve eserlerinin değerlendirilmesinde olumsuz bir etki yarattı. Günümüzde ise araştırmacılar, Şeyh Galip'in "mîrî malı" ifadesiyle aslında Mesnevi’nin herkese açık öğretilerine atıfta bulunduğunu ve bu nedenle eylemini meşru göstermeye çalıştığını öne sürüyorlar.


Bu olay, edebiyat tarihinde intihal tartışmalarının ne kadar eski olduğunu ve edebi eserlerin yorumlanmasında dilin anlamının önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.