Gözden kaçırmayın

TBMM Başkanı Kurtulmuş: 400 Oyla Anayasa Değişikliği MümkünTBMM Başkanı Kurtulmuş: 400 Oyla Anayasa Değişikliği Mümkün

Trump ve Putin Arasında Gerçekleşen Görüşme


ABD eski Başkanı Donald Trump ve Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin arasında, Türkiye saati ile 17:00'de kritik bir telefon görüşmesi gerçekleşti. Görüşme, iki ülke arasındaki gerilimli ilişkilere dair son gelişmelerin değerlendirilmesi ve olası işbirliği alanlarının tartışılması amacıyla yapıldı. Görüşme sonrasında Rusya ve ABD'den peş peşe açıklamalar geldi.


Görüşmenin İçeriği ve Önemli Başlıklar


Görüşmede, Ukrayna'daki savaş durumu, enerji krizi ve küresel güvenlik konularının ele alındığı belirtildi. Rusya tarafı, görüşmenin yapıcı geçtiğini ve iki liderin karşılıklı olarak endişelerini dile getirdiğini vurguladı. Kremlin Sözcüsü Dmitry Peskov, görüşmede herhangi bir somut anlaşmaya varılmadığını ancak diyalog kanallarının açık tutulmasının önemine dikkat çektiğini ifade etti.


ABD'den Yapılan Açıklamalar


ABD tarafı ise görüşmenin doğrudan ve açık bir şekilde gerçekleştiğini ve iki liderin farklı görüşlerini net bir şekilde ortaya koyduğunu belirtti. ABD Dışiştiği Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, Ukrayna'daki savaşın sona ermesi ve Rusya'nın Ukrayna topraklarından çekilmesi konusunun görüşmede önemli bir yer tuttuğu vurgulandı. Ayrıca, ABD'nin Ukrayna'ya olan desteğinin devam edeceği ve Rusya'ya uygulanan yaptırımların devam edeceği belirtildi.


Türkiye'nin Görüşmeye Olası Etkisi


Görüşmenin Türkiye saati ile 17:00'de gerçekleşmesi, Türkiye'nin bölgedeki diplomatik rolüne dikkat çekti. Türkiye, hem Rusya hem de Ukrayna ile yakın ilişkilerini sürdürerek, taraflar arasında diyalog köprüsü kurma çabası içerisinde bulunuyor. Bu nedenle, görüşmenin Türkiye'nin bölgedeki arabuluculuk rolünü güçlendirebileceği değerlendiriliyor.


Gelecek Adımlar ve Beklentiler


Görüşme sonrasında iki ülke arasındaki ilişkilerin nasıl gelişeceği merakla bekleniyor. Uzmanlar, görüşmenin kısa vadede somut bir değişiklik yaratmayacağını ancak uzun vadede diyalog kanallarının açık tutulmasının önemini vurguluyor. İki ülke arasındaki gerilimli ilişkilere rağmen, ortak çıkarların korunması ve küresel sorunların çözümü için diyalog ihtiyacının devam edeceği öngörülüyor.