Deprem Gerçeği ve İstanbul'un Hazırlıksızlığı
Türkiye'nin deprem kuşağında yer alması, özellikle büyük şehirlerde yaşayan milyonlarca insanın hayatını tehdit ediyor. İstanbul, bu riskin en yüksek olduğu bölgelerden biri olarak öne çıkıyor. Uzmanlar, mevcut sistemlerin rastgelelik üzerine kurulu olduğunu ve bunun kabul edilemez bir durum olduğunu vurguluyor.
Rastgele Sistem Eleştirisi
İstanbul Konseyi Dernek Başkanı Orhan Erdenen'in geçmişte yaptığı açıklamalar, bu konudaki endişeleri gözler önüne seriyor. Erdenen, "Bizim sistemimiz rastgelelik üzerine kurulmuş bir sistemdir ve hiçbir konuda sosyal felsefemiz yok" ifadelerini kullanmıştı. Bu eleştiri, şehir planlamasından afet yönetimine kadar birçok alanda koordinasyon eksikliğinin olduğunu gösteriyor. Uzmanlar, rastgeleliğin önlenmesi gerektiğini ve daha sistematik, öngörülü bir yaklaşımın benimsenmesi gerektiğini belirtiyor.
Cumhuriyetin Faziletleri Tartışması
Siyasi arenada sıkça dile getirilen "Cumhuriyetin faziletleri" tartışmaları da deprem hazırlığı bağlamında önem kazanıyor. Bazı siyasi aktörler, Cumhuriyetle yönetilmenin bir üstünlük unsuru olduğunu savunurken, uzmanlar yönetimin başarısının vatandaşların yaşam kalitesiyle ölçülmesi gerektiğini vurguluyor. Güvenli ve refah içinde yaşayabilen vatandaşlar, başarılı bir yönetimin en önemli göstergesi olarak kabul ediliyor.
Tek Parti Kafası Uyarısı
Uzmanlar ayrıca, geçmişte yaşanan tek parti dönemlerinin yarattığı zihniyetin günümüzde de etkisini sürdürdüğünü belirtiyor. Bu tür bir yaklaşımın, yenilikçi ve çözüm odaklı çalışmalara engel teşkil edebileceği ifade ediliyor. Afet yönetimi gibi hayati konularda farklı görüşlerin dikkate alınması ve ortak akılla hareket edilmesi gerektiği vurgulanıyor.
Deprem Riskine Karşı Alınabilecek Önlemler
- Binaların depreme dayanıklılık testleri düzenli olarak yapılmalı ve güçlendirme çalışmaları gerçekleştirilmelidir.
- Şehir planlaması yapılırken riskli bölgeler belirlenmeli ve bu bölgelerde yapılaşmaya izin verilmemelidir.
- Afet bilincini artırmak için eğitimler verilmeli ve halkın hazırlıklı olması sağlanmalıdır.
- Acil durum senaryoları hazırlanmalı ve tatbikatlar yapılmalıdır.
İstanbul'da deprem riskine karşı alınacak önlemler, sadece teknik değil aynı zamanda sosyal ve siyasi bir gereklilik olarak değerlendiriliyor. Rastgelelikten uzak, planlı ve koordineli bir çalışma ile İstanbul halkının güvenliği sağlanabilir.
Yorumlar
Yorum Yap