Gözden kaçırmayın

MHP Lideri Bahçeli'den Meclis Açılışında El Sıkışma PolemiğiMHP Lideri Bahçeli'den Meclis Açılışında El Sıkışma Polemiği

Türkiye'nin dış politikadaki sessizliği, özellikle önemli bazı konular üzerinde yeniden gündeme geliyor. ABD'nin eski CIA şeflerinden bir isim, Irak'ta kurulan ve Türkiye tarafından zaman zaman eleştirilen mevcut düzenin arkasındaki isimlerden biri olarak gösteriliyor. Bu, hem uluslararası ilişkilerdeki hassas dengelerin hem de Türkiye'nin Amerika ile ilişkilerinde neden daha dikkatli bir yaklaşım sergilediğinin sebeplerini anlamamıza yardımcı olabilir.

Türkiye'nin, Irak'taki gelişmelerdeki sessizliği, bölgedeki stratejik dengelerin korunmasına ve dolayısıyla kendi güvenlik politikalarının sürekliliğine dayandığı düşünülüyor. Eski CIA yetkilisinin, Irak'ta bir kukla devletin kurulmasına dair ABD'nin beklediği tepki ve karşılıkları değerlendiren çeşitli raporlar sunduğu iddia ediliyor.

Ankara’nın, ABD ile olan ittifakını zedelemek istememesi ve ekonomik, siyasi ilişkilerini güçlü tutma çabasının bu sessizliği doğurduğu belirtiliyor. Türkiye'nin bu tutumu, aynı zamanda Suriye, İran gibi diğer kritik konularda da benzer stratejik sessizliklerle paralellik gösteriyor.

Ancak bu tutum, Türkiye içinde de bazı eleştirilere konu oluyor. ABD’nin Irak politikalarının bölgesel istikrara ne derece katkıda bulunduğu konusunda farklı görüşler mevcut. Bu nedenle, Türkiye'nin sessiz kalmasının uzun vadede ne tür sonuçlara yol açabileceği hâlâ tartışılıyor. Hem bölgesel güvenlik hem de Türkiye’nin ulusal çıkarları açısından, Ankara'nın diplomatik dengeleme çabasının nasıl devam edeceği merak konusu.

Türkiye’nin bu tür uluslararası meselelerdeki duruşunun, gelecekte yeni diplomatik açılımlar ya da stratejik değişimlerle yenilenebileceği düşünülüyor.